Denetimlik Serbestlik

Bilindiği üzere 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun , 1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe girmiştir -- Devamı ..

Adli Otopsi

Terminoloji’de otopsi, oto ve opsis kelimelerinden oluşan yunanca bir kelimedir. Oto kelimesi, kendi kendine veya kendi kendini anlama anlamına gelmekte, opsis ise görmek müşahade etmek, tanımak anlamındadır. -- Devamı ..

İddianamenin İadesi

İddianame ’nin iadesi müessesi, 1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren 5271 sayılı Ceza Mahkemesi Kanunu’nun 174. maddesinde yer almaktadır. 1412 sayılı mülga Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nda yer almayan bu düzenlemenin amacı, 5353 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un gerekçesinde yer almıştır.-- Devamı ..

DENETİMLİ SERBESTLİK
Av. Mustafa Tırtır

Belirlenen bu tedbirlere uyulmamasının müeyyidesi 23. maddenin 6.fıkrasında yer almaktadır. Çocuk, denetimli serbestlik süresi içinde işlediği hapis cezasını gerektiren kasıtlı bir suç nedeniyle mahkûm olursa veya yükümlülüklerine aykırı davranırsa, mahkeme geri bıraktığı hükmü açıklar. Ancak mahkeme, yükümlülüklerin yerine getirilme durumunu göz önünde bulundurarak, çocuk hakkında belirlenen cezada yarı oranına kadar indirim yapabilir.
ÇKK’nın 36. maddesinde “hakkında koruyucu ve destekleyici tedbir kararı verilen, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı onanan, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen çocuğun denetim altına alınmasına karar verilebilir” hükmü yer almaktadır. Bu konuda hakime takdir hakkı verilmiştir. Ayrıca ÇKK’nın 38. maddesinde denetim görevlisinin görevleri açıkça sayılmıştır. Kanun’un 39. maddesinde de çocuğun tabi tutulacağı denetim ve planı ile ilgili hükümlere rastlamak mümkündür.
YTCK ve CGİK’da yer alan düzenlemelerden farklı olan ÇKK’da yer alan Denetimli Serbestlik kurumunun, hürriyeti bağlayıcı cezalara seçenek yaptırım olduğunu belirtmek mümkündür.
iii) YTCK’da yer alan Denetimli Serbestlik :
XIX. yüzyılda ortaya çıkan bu kurum, davanın açılmasının, hükmün açıklanmasının, verilen cezanın infazının ertelenmesi gibi daha çok erteleme şeklinde uygulama alanı bulmaktadır. Buna karşın YTCK sistemi ise, bu gibi erteleme kurumlarından farklı olarak uygulanmakta, burada bir kontrol işlevi ön plana çıkmaktadır.
Mahkumiyet kararı ertelenen hükümlü, erteleme süresi içinde, hakim tarafından belirlenen sürede denetime tabi tutulacak ve gene bu süreyi belirlenmiş yükümlülüklere uyarak geçirecektir.
1) Denetim süresi :
Cezası ertelenen hükümlüler için, mahkeme tarafından yasada belirtilen sürelere bağlı kalmak kaydı ile denetim süresi belirlenecektir. YTCK ve CGİK’da yer alan denetim sürelerinin alt ve üst sınırını, uzatılabilecekleri miktarı şu şekilde belirtebilmek mümkündür.
i) YTCK’nın 51. maddenin 3.fıkrası gereğince, erteleme kararı verilen hükümlü hakkında, süresi bir yıl ila üç yıl arasında olmak üzere, bir denetim süresi belirlenecek, denetim süresinin alt sınırı mahkûm olunan ceza süresinden az olamayacaktır.
ii) Mükerrirler hakkında hükmedilen denetim süresinin alt sınırı, CGİK’in 108. maddesine göre 1 yıldır. Ancak bu sürenin 5 yıla kadar çıkarılabileceği aynı maddenin 6. fıkrasından anlaşılmaktadır.
iii) Şartla Salıverilen hükümlü ile ilgili denetim süresinin alt sınırı ise, CGİK’in 107. maddesine göre infaz kurumunda geçirilmesi gereken sürenin yarısı kadardır. Ancak süreli hapislerde bu süre, ancak bihakkın tahliye tarihine kadar uzatılabilecektir.
Kanun’da denetim süresinin hangi tarihten itibaren başlayacağı hususunda bir açıklığın bulunmadığı, bu nedenle hükmün verildiği tarihten itibaren başlaması gerektiği, kesinleşmesini beklemenin gereksiz olduğu ileri sürülmüştür. Ancak Yargıtay Ceza Genel Kurulu 27.5.1997 yılında 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 95. maddesi ile verdiği bir kararında deneme süresinin kesinleşmiş olmak koşulu ile hükmün verildiği tarihten başlayacağını açıkça belirtmiştir .
2) Yükümlülük belirlenmesi ve uzman görevlendirilmesi :
Hakim, suçun işlenmesine sebebiyet veren olay ile bağlantılı olarak hükümlünün belli yükümlülüklere uymasına karar verebilir. Hükümlünün hangi yükümlülüklere uyacağı maddenin 4. fıkrasında yer almıştır.
Hakim, denetim süresinde ;
i) Hükümlünün belli yükümlülüklere uymasına hükmedebilir.
ii) Hükümlüye rehberlik edecek bir uzman belirleyebilir.

Burada önemli olan, denetimli serbestlik rejiminin; yani hükümlünün haklarına mahkeme tarafından getirilecek sınırlamaların niteliklerinin, kapsamlarının ve sürelerinin belirlenmesidir. Aksi takdirde, suçluyu iyileştirmek ve topluma uyumunu sağlamak görünümü altında, bu kuruma tabi olan kişinin, cezasını hapishanede çeken bir hükümlüden daha zavallı bir duruma düşürülmüş, toplumda aşağı bir konuma yerleştirilmiş olacağı ileri sürülmüştür .
Hakim,denetim süresini belirledikten sonra,hükümlünün kişiliğini ve sosyal durumunu göz önünde bulundurarak,denetim süresinde herhangi bir yükümlülük belirlemeden veya uzman kişi görevlendirmeden bu sürenin geçirilmesine karar verebilecektir. Ancak denetim süresinde bir uzman görevlendirilmezse,suçlunun uslanmasının tamamen tesadüflere kalacağı ifade edilmiştir . Hakim tarafından belirlenen denetim süresi, belirlenen yükümlülüklere uyulduğu ve iyi hâlli olarak geçirildiği takdirde, verilen ceza infaz edilmiş sayılacaktır.
3) Denetim süresinde belirlenen yükümlülükler :
Mahkumiyet kararı ertelenen ve denetim süresi belirlenen hükümlünün içinde bazı yükümlülüklere uymasına karar verileceğini belirtmiştik. Hakim tarafından belirlenen yükümlülüklerin mutlaka kanun tarafından belirlenmesinde bir zorunluluk olmadığı ortaya konmuştur . YTCK’nın 51. maddesinde belirlenen yükümlülükler ;
Dördüncü sayfa için tıklayınız